Hiç yeni bir kişiyle tanıştırılırken yoğun bir nefret edilen şey yaşadınız mı? Ya Da bir sunum yapacakken yürek atışınızdaki hızlanmayı, sesinizdeki titremeyi fark ettiniz mi? Hissettiğiniz bu değişimler sosyal korku olabilir. Sosyal fobi sahibi kişiler, başkaları göre incelenebileceği sosyal ortamlar ya da performans durumlarıyla ilgili yoğun bir vesvese ile yaşar. Yetersiz ya da hatalı bir şeyler yapmaktan, negatif değerlendirilmekten korkar, mahcubiyet duygusunu çok yoğun yaşarlar. Yaşanılan mahcubiyetin çoğu nedeni olabileceğini anlatan Psk. İdil Özgüçlü, “Mesela bir kaygı belirtisi göstermekten (kızarma, titreme gibi) ve bu belirtilerin başkaları göre fark edilmesinden üzüntü duyarlar ve bu endişe onları kısır bir döngüye sürükleyebilir. Tuhaf konuşmaktan (konuşmanın yapısıyla ilgili), veya konuşmanın içeriğiyle ilgili hata yapmaktan korkabilirler. Başkaları kadar sıkıcı, acayip, beceriksiz olarak değerlendirilmekten vesvese duyabilirler. Kişiler sosyal ortama girmeden vesvese yaşamaya başlayabilir (beklenti kaygısı), ya kaçınır ya da emniyet davranışları sergilerler” diyor.
Psk. İdil Özgüçlü, sosyal fobisi olan kişilerde endişe ve nefret durumlarında yürek atış hızının artışı, solunum yetmezliği, göğüste zorlama duygusal, baş dönmesi, boğulma hissi, terleme ve sıcak basması gibi fizyolojik belirtiler görülebileceğini hatırlatıyor. Bunların yanı sıra sosyal fobisi olan kişilerde bakışını kaçırma, belirsiz ses tonu, güvenilmez ifadeler, kararsız jestler, kendini açmama, mesafeli davranma, telefonları açmama, aramalara dönmeme gibi davranışlar gözlemlenebileceğini bildiren Psk. Özgüçlü, tedaviye başvuran hastaların yüzde 95’inde sosyal fobi belirtilerinin erginlik döneminde başladığının altını çiziyor. Buna karşın hastaların tedaviye çoğunlukla 30’lu yaşlarda başladığını söyleyen Psk. Özgüçlü, şöyle devam ediyor: “Sosyal fobinin 12 aylık yaygınlık oranı %7,9, hayat boyu görülme oranı ise %13’nesil. Kadınlarda görülme oranı erkeklerde oranla 2/3 daha fazladır. Ancak kişide sosyal korku olup olmadığına sadece belirtilere bakarak, bir profesyonele danışmadan karar verilemez.”