Kovid-19, şeker hastalığı, yüksek kan basıncı, yürek hastalığı, kanser gibi kronik hastalığı olanlarda ve yaşlılarda daha şiddetli seyrediyor ve ölümle sonuçlanabiliyor. Bu hastalarda ölümcül olmasının sebebi, bağışıklık sisteminin baskılanmış olması. Buna karşın bu dönemde doktor muayeneleri yüzde 57, radyolojik görüntüleme yüzde 25, cerrahi işlemler ise yüzde 15 azalmış durumda.
İlgili Haber En merak edilen yönleriyle A’dan Z’ye kanser nedir, ne değildir?
Kanser taramalarının ise yalnızca yüzde 10 oranında yapılıyor olması sebebiyle kanser hastalarının teşhis edilme oranının azaldığını söyleyen Prof. Dr. Berrin Pehlivan, “Pandemi öncesinde kanser görülme sıklığının artmasına karşın bilim ve teknolojideki gelişmelerle yüzde 30’lara varan oranda hastaların kanserden daha fazla iyileştiğini söylüyorduk. Ancak Amerikan Kanser Enstitüsü’nden gelen son rakamlar bizi ürküttü. Bu rakamlara tarafından 2020 yılında akciğer kanseri teşhisi oranı yüzde 46,8 oranında azalırken, bu oranlar meme kanseri için yüzde 50,5, prostat kanseri için yüzde 46,8, malignmelanom denilen cilt kanseri için yüzde 67,1, kolorektal kanserler için yüzde 54,2. Teşhisin azalması seslenmek kanser görülme sıklığının azalması aramak değil, tanı edilemediği için tedavi edilemeyen kanser hastaları var seslenmek” dedi.
Güreşçi, Kovid-19 olup zarar görme olasılığımızın yalnızca bir ihtimal olduğunu oysa tedavi ettirmediğimiz kronik hastalığımızdan zarar görmemizin olasılık değil ihtimal olduğunu belirterek teşhis ve aralıksız tedavinin önemini vurguladı.
‘KANSER ARTIK ÖNLENEBİLİR VE TEDAVİ EDİLEBİLİR HASTALIK’
Kanser vücudumuzdaki alışılagelmiş hücrelerin kontrolsüz ve anormal bir şekilde büyümesi sonucunda oluşuyor. Kanser hücrelerinin dinç hücrelerin yerini alması sonucunda bu durumdan etkilenen organlar akıcı çalışamaz hale geliyor. Günümüzde artık çare edilebilir hastalıklar aralarında bulunan kanser hastalıklarında erken teşhis ve kesintisiz tedavi ile yüksek oranda başarı elde edilebiliyor.
TEDAVİLERE RADYOCERRAHİ İLE TEDAVİ ETMEK MÜMKÜN
Prof. Dr. BerrinPehlivan, “Türkiye’de her yıl yaklaşık 200 bin kişi kanser tanısı alıyor. Pandeminin etkisi ile yaklaşık iki yıldır ilk olarak kanser olmak üzere kronik hastalığı olan o kadar çok kişiye tatmin edici afiyet hizmeti sunulamadı ya da hastalar tedavilerine ara vermeyi seçim etti. Bu süreçte tanısı konmuş kanser hastalarının tedavilerine ara vermemeleri, vakit kaybetmemeleri çok kayda değer. Vücudun hemen hemen her bölgesindeki birçok kanser tipinde radyocerrahi yöntemi uygulanabiliyor. Bir defada fazla yüksek dozda radyasyon vererek tümörü değil eden radyoterapi tekniğine radyocerrahi diyoruz.
Cerrahi ekinin kimseyi yanıltmaması manâlı; kesici, delici bir operasyon değil. Radyocerrahi, önceleri kritik organların etrafına veya ameliyatla alınması baskı bölgelere yerlermiş tümörlerde uygulanıyordu. Zamanla yayınlanan çalışmalar, birçok lokalizasyonda cerrahiyle eşit sonuçlar verdiğini gösterdi ve bu kolay yöntem giderek daha fazla hastaya başarıyla uygulandı. Gelinen süreçte yalnızca beyin değil; akciğer, prostat, pankreas ve karaciğer ilk önce elde etmek üzere vücudun herhangi bir yerindeki hemen her tümöre rahatlıkla uygulanabiliyor. Radyocerrahi sonuçları çoğu zaman cerrahiyle aynı olmakla birlikte hasta için fazla kolay bir tatbik, ağrı ve acı değil. Işlem, hastanın yarım saat civarında çare cihazında hareket etmeden yatmasıyla sonlanıyor” diye konuştu.
KOVİD-19 HASTALARI PANDEMİ SÜRECİNDE NELERE DİKKAT ETMELİ?
– Tedavinize aksatmadan devam edin.
– Beslenmenize, uykunuza, temizliğinize ve kişisel bakımınıza önem gösterin.
– Eğer kanserin erken belirtisini ayrım ettiyseniz en kısa sürede doktorunuza başvurun, erken tanı şansınızı kaçırmayın.